Öne Çıkan Yayın

YAŞ OLDU 44 (2016 Versiyon)

Birazdan Okuyacağınız yazı anlamsız bir hayattan vazgeçme değildir... Sadece içimdeki bazı duyguları paylaşma isteğiydi... 44 Yaşıma gi...

29 Ocak 2016 Cuma

YAŞ OLDU 44 (2016 Versiyon)

Birazdan Okuyacağınız yazı anlamsız bir hayattan vazgeçme değildir...

Sadece içimdeki bazı duyguları paylaşma isteğiydi... 44 Yaşıma girdiğim 5 Kasım 2015'de yazıldı... Hayatımdaki keskin son gelişmelere istinaden sadece yenileme ve temizlik yapıldı...

B
u sabah spor yaparken geçtiğimiz hafta ajanslara düşen bir haberi tekrar okuma fırsatım oldu. Brezilyalı İş Adamı Thane Chiqinho Scarpa’nın organ bağışına dikkat çekmek amacıyla sosyal medya aracılığıyla yaptığı garip çıkış ve açıklama ile kafamda deli sorular oluştu… Birazdan okuyacaklarınızı neden yazma gereği duydum net bilemiyorum. Ama gerekli olduğuna nedense eminim… Ne demekse artık…
Bundan tam 24 sene önce Türk Böbrek Vakfı’nda Organ Bağışımı gerçekleştirmiştim. Yirmi dört sene önce benim için çok uzak gelen bu ihtimale şimdi daha yakın olduğumu gerçekleri çok daha iyi görerek hissediyorum.
Çok yakınlarımızı genç yaşta kötü hastalıklara kurban veriyoruz. Gözümüzün önünde kayıp giden yaşamlara kanımızla can olmaya çalışıyoruz ama yetmiyor. Bizim de sıramız her an her saniye gelmiş olabilir. Şimdi düşünüyorum da hiç ölümün ucundan en az 3 kez döndüm.
Bu nedenle tüm sevdiklerimle hatta herkesle bazı duygularımı ve isteklerimi paylaşma isteği duydum. Sabah koşarken aklımdan geçenleri anında yazıya döken bir teknoloji olsa ne güzel olurdu… Neyse, kaldığı kadarını yazayım…
Allah'ımdan en büyük dileğim her fani gibi hastalanmadan insanlara faydalı olabileceğim şekilde bu dünyadan göçmeyi nasip etmesi… Hem sevdiklerime çektirmem hem de hayatımda görmediğim ama gözü, gönlü, kalbi olabileceğim birilerine can olmak isterim. Bu nedenle eğer böyle bir ölüm nasip olursa tüm aile fertlerimden tabutumu en hafif hale getirecek şekilde olabilecek tüm organlarımı zaman geçirmeden bağışlayın. Sakın beni makinelerde yaşatmaya çalışıp organlarımı çürütmeyin. Malum 185 kilodan 120’ye indim ama hala pek hafif sayılmam cenazeme gelip kaldırmak isteyen olursa kalıcı hasar da bırakmayayım kimsede…
Bununla ilgili son dileğim ise uygun zamanlarda Frank Sinatra’dan My Way’i çalmanız…

Canım Kızım Çağla Irmak,

Sadece seni selamlama kısmında bile gözlerimden yaşlar akıyor; düşün seni ne kadar sevdiğimi… Sen bu sevgiye layık olacak her şeyi elinden geleni yaptın. Gün geldi bana ders bile verdin. Senin gibi disiplinli, öz kontrolü yüksek bir kızım olduğu için gururlu ve mutluyum. Emeği olan herkesin eline sağlık… Umarım sen de sağlıkla, mutlulukla, hayal ettiğin noktaya gelirsin. En iyilerine layık çok iyi bir insan olarak yetiştin… Seni çok seviyorum. Sana emek veren herkese sahip çık ve sen de birilerine emek ver, yeni Çağla’lar yetişsin çoğalsın.


Ve Kendilerini İyi Bilen Sevgili Dostlarım…

Sizlerle bir ömür geçirmek harikaydı. Kalplerimizi bir arada hissetmek çok güzeldi. Önce kendinize sonra da aileme iyi bakın. Onlar sizlere de emanet.
Bu mektup ne zaman gerçek anlamına kavuşur bilmiyorum ama o ana kadar hayatımda yer alan herkese çok teşekkür ederim. Ne olursa olsun böyle bir yaşama sahip olduğum için çok şanslıydım. Ömrümün her anında sevdiğim gurur duyabileceğim işi yapmaya, insanlara dokunmaya çalıştım.

Hayat önem sıralamamda Ailem, Vatanım, Dostlarım, Spor, Basketbol ve Galatasaray oldu. O yüzden “My Way” çalarken tabutumda 1990 yılındaki Şampiyon Galatasaray Formam ve yanı başımda bir basketbol topu olursa sevinirim. Malum Bakırköy’de hastanede doğumuma babam Beşiktaş Basketbol Takımı’ndan arkadaşlarıyla basketbol topuyla gelmiş, topla geldim topla gideyim.
Hayat maçımda dakika almış herkese hakkımı helal ediyorum. Siz de ederseniz sevinirim…
Hepinize sevgi, saygılarımla mutluluklar dilerim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder