Yaklaşık 30 yıldır saygı ve keyifle takip ettiğim, oyun kurucu olarak liderliğini oyun zekâsını da beğendiğim Serhan Kavut, oyunu öğrendiği şehrin takımı Bursaspor’un baş antrenörü olarak kenarda yerini almaya başladı.
Basketbol çok da büyük bir camia değildir. Herkes birbirini
çok kısa sürede tanır ve neye nasıl tepki vereceğini bilir; herkes birbirini
çok iyi tanır… Pasta da çok büyük olmadığı için kimse kimsenin gözünün yaşına
bakmaz. Hani bu yazıyı camiamıza uzaktan okuyanlar olur onları çok ürkütmeyelim
ama şeytanın aklına gelmeyecek işlerin icadında fena değilizdir.
Yani Türk basketbolunun dikdörtgeni de çevresi de küçük bir
Gayya Kuyusu’dur.
İşte tam burada Serhan Kavut gibi bir centilmen baş antrenör
olarak rol aldı. Bursaspor Başkanı Sezer Sezgin’in kulübüne hâkimiyeti, kriz
anlarını iyi yönetme becerisi; para yönetimi konusunda temkinli davranmak
zorunda olması ve de Özgün Önver’in Serhan Kavut’a inancı bu centilmeni görev
başında görmemizi sağladı.
Neden centilmen?
Serhan Kavut oyuncuyken bir tane kavgaya, gürültüye karıştığını görmedim,
duymadım. Hele oyun kurucu olarak çok zor takımlarda ve hedeflerde görev
almasına rağmen çizgisini hiç bozmadı. Hem rakibine hem de takım arkadaşlarına
saygılı davrandı ve saygı değer oynadı. Sahada oyunu yönetti, liderliğini
yaptı.
SUIT-UP
Aslında şu andakinden tek farkı takım elbisesi…
Yakışıklı fiziğini düzgün duruşunu takım elbiseyle “Suit-Up”
yaptıktan sonra önce asistan coach olarak görevlerini idame ettirirken
oyuncularla head coach arasında köprü görevini müthiş yaptı… Bu değişim
geçirmek zorunda olan takımlarda çok önemli bir unsurdur. Geçen sezon hele de
maddi olarak beklemedikleri anda açığa düşen bir kulüpte ölüm kalım
meselesidir. Ligin ilk 10 maçında 6 galibiyet alan Yeşil-beyazlılar bir anda
1/9 yapınca Zdovc’la vedalaşıp baş antrenörlüğü Serhan Kavut’a teslim ettiler. O
da düzgün ilişkisini hiç değiştirmeden tarzını bozmadan, takımını telaş etmeden
yönetti. Özellikle zurnanın ZORT dediği son 7 maçta 5 galibiyet çıkardı.
Son derece mütevazı kadrolu takıma oynattığı güzel ve
sabırlı oyun sayesinde görevine devam etmeyi anasının ak sütü gibi hak etti.
Sezon başında bütçesini bilmeden, sadece takımını en uygun
şartlarda kurmaya odaklanarak çalıştı. Sonuç olarak şu anda sahanın içinde
limitlerini sonuna kadar zorlayan, becerilerine göre doğru basketbolu
sergilemeye çalışan. Savunmada olabildiğince dirençli; sert savunma ardından
yakaladığı hızlı hücumları cezalandıran bir takım olarak 6 Galibiyet 5
Mağlubiyetle 9. Sıradalar. İlk yarıda 4 maçları kaldı. Bursa’da Yalova ve
Mersin, deplasmanda ise Daçka ve Aliağa ile oynayacaklar.
Basketbol Süper Ligi her sene olduğu gibi fırtınalı, soğuk
ve kaygan zeminde bir mücadele… Ufacık bir sendeleme bir anda ayakları yerden
kesebilir. Ya da tam tersi ortamına göre doğru çalışıp sağlam direnenler
yukarıya doğru kopabilirler. İşte ilk yarının bu dört maçı Bursaspor ve Serhan
Kavut için çok önemli…
Hayatımda Serhan’la oturup çay içmişliğim yoktur. Ama
özellikle onun ve basketbolumuzun geleceği için başarısını çok isterim.
Yolu açık olsun…
Yorumlar
Yorum Gönder