Andreas Pistiolis

Andreas Pistiolis, Yunanistan’ın Panagiotis Yannakis ve Nikos Gallis’den bu yana basketbol zekâsının yetiştirdiği antrenörlerden biri olarak göze çarpıyor. Artık rahatlıkla ekol diyebileceğimiz Yunan Basketbol’unun gelişmesine büyük katkı sağlayan Sırp Coach’ların Dusan İvkovic ve tabii ki Zeljko Obradovic’in en verimli olduğu dönemlerde yetişen basketbolcularla beraber antrenörler de oldu.

Oyunculuğu, üst seviye olamayacağını anlayınca genç yaşta bıraktı ve 18 yaşında Panathinaikos altyapısında çalışmaya başladı. Yaklaşık 10 sezon altyapıda görev yaparken A Takım coach’u Obradovic ondaki potansiyeli fark etti ve A Takım’a yardımcı coach olarak yanına aldı. O artık 7 yıl boyunca Obra Akademi üyesiydi. Obra Akademi’nin karakteristik özelliklerinden tempoyu elinde tutacak stabil oyun kurucuya sahip ol ve under size bile olsa mutlaka becerikli oyun kurucu özellikte 3,5 - 4 numaran olsun…

Andreas Pistoilis bunu Panathinaikos, Banvit ve CSKA’da hem Obradovic hem de Dimitris İtudis az sorumluk çok tecrübeyle yaşadı. Özellikle yıldız oyuncularla iletişim becerisi ve potansiyelli oyuncuları yıldız seviyesine çıkarma konularında ise yine bu ikiliden önemli eğitimler aldı. Belli bir kısmını uygulayabilir birisi olduğunu Galatasaray NEF’deki kısa sezonuyla gösterdi. Özellikle Ekrem Memnun sonrası çok keskin bir başarı elde etti. Coach şansı da yanındaydı oynatmak istediği oyunla eşleşen bir kadroya sahip olması onu rahatlattı. Üstüne iyi oyun salonu da doldurmaya başlayınca her takıma rakip seyredilesi takım ve coach oldu.

Peki, neleri yapıyor? Andreas, öncelikle birbirinden farklı kafa ve beceriye sahip kazanmaya odaklı 3 kısadan Voltran’ı yarattı. Melo Trimble, Isaiah Canaan ve Dee Bost ile tempoyu yönetti. Hem dışarıdan tehdit olup hem de penetre ile adam eksiltebilen kısalarla; koşan, zıplayan ve kaliteli pas veren, ceza şutlarını sokan uzunları güzel karmalayınca keyifli alan veren takım oldular.

Andreas Pistiolis’in gördüğüm kadarıyla hocalarından ve rakiplerinden bazı farklılıkları var. Arka ajandası yok. Neyse o. Oyuncuyla ilişkisini yıpratacak işlerden kaçınıyor. Kendini takımın lideri ama bir parçası olarak konumlandırıyor. Sahne çalmıyor. Bu sadece Galatasaray için seçtiği bir yöntem değil; kişiliği başka bir davranışı yapabilecek gibi durmuyor.

İlk kez kendi kurduğu takımla bir sezona başlayacak. Oyuncu kişiliklerinin yapısı onun gibi coach’lar için çok önemli. İyi niyetli adamların bir arada olması lazım… Eğer Pistiolis’in zaafı varsa “iyi niyetli takım oyuncusu” olmasıdır diyebilirim. Problem kişilikler takımında yer alırsa onu suiistimal edebilir. Sadece coach’luğunu yapabileceği konfor alanından çıkmaması lazım. Bence Galatasaray NEF’de ona bu alanı sağlayabilecek bir ekip var.

Hepimize sağlıklı ve keyifli bir sezon dilerim.

burcin.badem@beyazgolge.org